Gülüşünüzü daha sağlıklı ve estetik hâle getirmek için Mersin’de modern bir çözüm arıyorsanız, Akdeniz Ağız Diş’de uygulanan zirkonyum diş kaplama tedavisi tam size göre! Metal içermeyen yapısı ve ışık geçirgenliği yüksek porselen yüzeyi sayesinde zirkonyum kaplamalar, doğal diş görünümüne en yakın sonuçları sunar. 

Zirkonyum diş kaplaması, hem estetik hem de fonksiyonel çözümler sunan modern bir diş tedavisidir. Doğal diş görünümüne en yakın sonuçları veren bu yöntem, dayanıklı yapısı ve metal içermeyen formülü sayesinde günümüzde en çok tercih edilen kaplama türlerinden biridir. Peki, zirkonyum diş kaplaması nasıl uygulanır?

kaplama şeması

Zirkonyum Diş Kaplama Nedir?

Zirkonyum diş kaplama, diş estetiğini ve fonksiyonelliğini artırmak amacıyla doğal dişlerin üzerine yerleştirilen, zirkonyum oksit bazlı beyaz seramik malzemeden üretilen bir diş protezidir.

Metal destekli kaplamalara kıyasla daha doğal bir görünüm sunan zirkonyum, hem ön dişlerde hem de arka dişlerde güvenle kullanılabilir.

Zirkonyumun en büyük avantajı, ışık geçirgenliğinin yüksek olmasıdır. Bu özellik sayesinde kaplamalar doğal dişe çok yakın bir estetik sağlar. Ayrıca diş etiyle uyumu son derece iyidir ve zamanla renk değiştirmez. Mersin’de Akdeniz Ağız Diş kliniğinde, zirkonyum kaplama uygulamaları uzman diş hekimleri tarafından, doğal görünüme en yakın şekilde titizlikle gerçekleştirilir.

Zirkonyum Diş Kaplama Nedir

Ücretsiz danışmanlık ve kişisel tedavi planı alın!

Zirkonyum Kaplamanın Özellikleri

Zirkonyum diş kaplaması, hem estetik gülüş tasarımlarında hem de işlevsel restorasyonlarda tercih edilen modern bir çözümdür.

Zirkonyum Kaplama Nasıl Yapılır?

Zirkonyum kaplama, doğal görünümlü ve dayanıklı diş restorasyonları için tercih edilen modern bir tedavi yöntemidir. Estetik gülüş isteyen hastalar için ideal olan bu uygulama, birkaç basit adımda tamamlanır. İşte zirkonyum kaplama tedavisinin aşamaları:

İlk olarak, diş hekimi ağız ve diş yapınızı detaylı şekilde inceler. Hangi dişlere zirkonyum uygulanacağı belirlenir ve kişiye özel bir tedavi planı hazırlanır.

Kaplama yapılacak dişler, zirkonyuma uygun şekilde şekillendirilir. Gerekirse lokal anestezi uygulanarak işlem konforlu hâle getirilir.

Zirkonyum Kaplama Nasıl Yapılır?

Hazırlanan dişlerin ölçüsü alınır. Bu ölçüler, laboratuvarda porselen bazlı zirkonyum kaplamaların üretimi için kullanılır.

Kalıcı kaplamalar hazırlanırken, estetik ve hassasiyeti önlemek adına geçici kaplamalar takılır.

Hazır hale gelen zirkonyum kaplamalar dişe prova edilir. Renk, uyum ve çiğneme kontrolü yapıldıktan sonra özel yapıştırıcılarla dişe sabitlenir.

Tedavi sonrası ağız içi uyumu kontrol edilir. Gerekirse küçük düzeltmeler yapılarak işlem tamamlanır.

Zirkonyum kaplama işlemi, doğal diş görünümü, uzun ömürlü kullanım ve yüksek hasta memnuniyeti ile öne çıkar. Mersin’de güvenilir ve estetik bir çözüm arıyorsanız, Akdeniz Ağız Diş kliniğimizle iletişime geçebilirsiniz.

Ücretsiz danışmanlık ve kişisel tedavi planı alın!

Zirkonyum Kaplama Çeşitleri

Zirkonyum kaplamalar, estetik ve biyouyumluluk avantajları sayesinde diş hekimliğinde sıkça tercih edilir. Farklı ihtiyaçlara ve kullanım alanlarına göre çeşitli zirkonyum kaplama türleri mevcuttur. İşte en yaygın zirkonyum kaplama çeşitleri:

Bu tür kaplamalar tamamen zirkonyumdan üretilir. Metal içermez ve yüksek dayanıklılık sağlar. Özellikle arka dişlerde, çiğneme kuvvetlerinin yoğun olduğu bölgelerde tercih edilir. Estetik açıdan doğal dişe oldukça yakındır ancak ön dişlerde porselen kadar şeffaf görünmeyebilir.

Zirkonyum Kaplama Çeşitleri

Zirkonyum alt yapı üzerine porselen kaplama uygulanır. Bu yöntemle hem dayanıklılık hem de daha doğal bir estetik görünüm elde edilir. Genellikle ön dişlerde tercih edilir. Işık geçirgenliği yüksek olduğu için doğal dişe en yakın görünümlerden biridir.

Zirkonyum blokları üretim aşamasında renklendirilerek daha doğal bir görünüm sağlanır. Bu kaplamalar kişiye özel diş rengine uyum sağlar ve estetik beklentisi yüksek olan hastalar için uygundur.

Eksik dişlerin yerine yapılan köprü uygulamalarında zirkonyum oldukça dayanıklı bir malzeme olarak kullanılır. Uzun köprülerde dayanıklılık açısından genellikle monolitik zirkonyum tercih edilir.

Zirkonyum Diş Kaplama Hangi Durumlarda Yapılır?

Zirkonyum diş kaplama, hem estetik hem de fonksiyonel problemleri çözmek için tercih edilen modern bir diş tedavi yöntemidir. Aşağıdaki durumlarda zirkonyum kaplama uygulaması önerilir:

Zirkonyum kaplama, diş eti sağlığı ile uyumlu, dayanıklı ve doğal görünümü ile hastaların en çok tercih ettiği kaplama türlerinden biridir. Mersin‘de Akdeniz Ağız Diş olarak, hastalarımıza hem estetik hem de sağlıklı gülüşler kazandırmak için zirkonyum kaplamayı titizlikle uyguluyoruz.

Ücretsiz danışmanlık ve kişisel tedavi planı alın!

Zirkonyum Diş Kaplama Dezavantajları Nelerdir?

Zirkonyum diş kaplamalar, estetik ve dayanıklılık açısından birçok avantaja sahip olsa da, bazı durumlarda dezavantajları da olabilir. İşte zirkonyum kaplamaların bilinmesi gereken bazı olası dezavantajları:

Zirkonyum kaplamalar, diğer kaplama türlerine göre genellikle daha yüksek maliyetlidir. Bu nedenle bütçe açısından bazı hastalar için dezavantaj oluşturabilir.

Kaplama için dişlerin belli oranda aşındırılması gerekir. Bu işlem geri dönüşü olmayan bir müdahaledir ve bazı hastalar için rahatsızlık yaratabilir.

Zirkonyum Diş

Zirkonyum kaplama işlemi, laboratuvar aşamaları nedeniyle birkaç seans sürebilir. Hızlı çözümler arayanlar için dezavantaj olabilir.

Zirkonyum dayanıklı bir malzeme olmakla birlikte, aşırı kuvvet uygulandığında veya kötü alışkanlıklar (diş sıkma, tırnak yeme vb.) varsa kaplamalarda çatlama veya kırılma riski vardır.

Doğru ton ve renk seçimi yapılmazsa, dişler arasında renk farklılıkları olabilir. Bu nedenle deneyimli bir diş hekimi ve laboratuvar seçimi çok önemlidir.

Her tedavi yönteminde olduğu gibi, zirkonyum kaplamaların da avantajları ve dezavantajları vardır. Diş hekimi ile detaylı görüşerek sizin için en uygun tedavi yöntemine karar vermek en sağlıklısıdır.

Zirkonyum Kaplama Ömrü Ne Kadar?

Zirkonyum kaplamalar, estetik ve dayanıklılık açısından oldukça tercih edilen diş kaplama türlerindendir. Doğru şekilde uygulandığında ve iyi bir ağız hijyeni sağlandığında zirkonyum kaplamaların ömrü ortalama 10-15 yıl arasında değişmektedir. Ancak bu süre, bireyin ağız bakım alışkanlıklarına, diş hekiminin uygulama kalitesine ve düzenli kontrollerin yapılmasına bağlı olarak daha da uzayabilir.

Bazı hastalarda zirkonyum kaplamalar 20 yıla kadar sorunsuz bir şekilde kullanılabilmektedir. Düzenli diş fırçalama, diş ipi kullanımı, diş gıcırdatma gibi alışkanlıklardan kaçınma ve yılda en az bir kez diş hekimi kontrolü, kaplamaların ömrünü belirleyen temel faktörlerdendir.

Zirkonyum Kaplama Ömrü Ne Kadar?

Sıkça Sorulan Sorular

Zirkonyum kaplama işlemi kaç aşamadan oluşur?

Diş hekimi, hastanın ağız yapısını değerlendirir. Kaplama yapılacak dişler, işlem için uygun hale getirilmek üzere hafifçe küçültülür.
Hazırlanan dişlerin ölçüsü alınır ve laboratuvara gönderilir. Bu ölçüye göre kişiye özel zirkonyum kaplamalar hazırlanır. Hazırlanan kaplamalar, prova edilir ve hasta onayı alındıktan sonra özel yapıştırıcılarla dişlere kalıcı olarak yerleştirilir.

Zirkonyum kaplama işlemi ne kadar sürer?

İşlem genellikle 2 ila 3 seansta tamamlanır. Toplam süre, diş sayısına ve hastanın ağız yapısına bağlı olarak değişmekle birlikte ortalama 5–7 gün arasında sonuç alınabilir.



Zirkonyum kaplama sonrası nelere dikkat etmek gerekir?

Kaplama sonrası günde iki kez diş fırçalamak, düzenli diş ipi kullanmak ve 6 ayda bir diş hekimi kontrolüne gitmek önemlidir. Kaplamalar doğal dişler gibi davranır, bu nedenle sert cisimleri dişle kırmak gibi alışkanlıklardan kaçınılmalıdır.

Zirkonyum kaplama kimlere yapılabilir?

Zirkonyum kaplama, genellikle estetik görünümünden memnun olmayan, dişlerinde renklenme, kırık, aşınma veya şekil bozukluğu olan bireyler için uygundur. Diş eti hastalığı olmayan, genel ağız sağlığı iyi olan herkes zirkonyum kaplama yaptırabilir.

Zirkonyum kaplama yaptırmak acı verir mi?

Hayır. İşlem sırasında lokal anestezi uygulanır, bu nedenle hasta ağrı ya da rahatsızlık hissetmez. Sonrasında kısa süreli hassasiyet yaşanabilir, ancak bu durum genellikle birkaç gün içinde kendiliğinden geçer.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *